Antalya İYİ Parti eski il başkanı iş adamı Mehmet Başaran ile kendisinden 34 yaş küçük bir kadın arasındaki yasak aşk sonucu olduğu iddia edilen çocukla ilgili Antalya’da açılan dava sonuçlandı. Adli tıp raporunda “babanın Başaran” olduğunun belirtilmesi üzerine mahkeme kararını verdi. Mahkemenin gerekçeli kararında, “Sanık Mehmet Başaran’ın dava konusu DMŞ. çocuğun babası olduğunun tespiti ve aralarında nesep bağı kurma kararının mahkemeye tebliğ edilmesi gerektiği” belirtildi. nüfus dairesi uygun görüldü.”
Elif Ş. İsmi verilen kadın, 4 aylık hamile olduğunu ve Mehmet Başaran’ın bebeği aldırması için kendisine baskı yaptığını iddia ederek 11 Aralık 2022’de jandarmaya başvurdu. Elif Ş. Jandarmadaki ifadesinde, Başaran’la yaklaşık 3 yıldır ilişkisi olduğunu belirterek, 4 aylık hamile olduğunu ve tehdit edildiğini iddia etti. Başaran daha sonra olayın komplo olduğunu ve 1000 parti meclisi üyesi İYİ ile Elif Ş. Kendisine şikayette bulunarak 31. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açtı.
Sosyal medyada yankı bulan haberin ardından Başaran da iddiaları yalanlayan bir açıklama yaptı. Başaran, yazılı açıklamasında şunları söyledi: “Çirkin bir karalama kampanyasıyla karşı karşıya kalmama rağmen bana yöneltilen hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Aklanacağıma inanıyorum ve bu yargılamanın bir an önce sonuçlanması için yapılacak tüm testlerin yapılmasını kabul ediyorum. “Siyasetin yargıya girmemesi, yargının siyaset alanına girmemesi için İYİ Parti il başkanlığı görevimden istifa ettiğimi, şüpheli ve sanık olduğum için davanın devam edeceğini beyan ederim. Karşı tarafın şikayeti üzerine şikayetçi, soruşturmaların güvenliği ve mensubu olduğum siyasi partinin bu süreçte zarar görmemesi için.”
SONUÇ AÇIKLAMADAKİ GİBİ DEĞİL
Açıklama yapmasına rağmen zor durumda kalan Mehmet Başaran, şunları söyledi: “Her zaman olduğu gibi İYİ Parti’nin neferi olacağım değişmez bir gerçektir. Bu soruşturmaların ardından temize çıktığımda aktif siyasetime devam edeceğim. “Bu süreçte bağımsız Türk yargısından dileğim bu soruşturmanın bir an önce sonlandırılmasıdır” dedi. Başaran da milletvekili adayıydı.
ÖNCE EVİNİ KAYBETTİ
Elif Ş. Kız arkadaşının “komplo itibar suikastı” olarak adlandırdığı taleple “yasak aşkı” gün yüzüne çıkan Mehmet Başaran, “komplo itibar suikastı” adını verdiği olayın kaynağını dönemin partisi İYİ Muratpaşa Kent Konseyi’ne gösterdi. üyesi Kamil Korkmaz ve kendisiyle işbirliği yapan Elif Ş. davacı oldu. Antalya 31. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan “şantaj” davası 11 Mart 2024’te sona erdi. Başaran’ın suçlamalarının asılsız çıktığı dava sonunda Kamil Korkmaz ve Elif Ş. Beraat kararı çıktı.
BABASI OLDUĞU KANITLANDI
Yasak aşkını ve birlikte yaşadığı Elif Ş.’den olan çocuğunu reddeden işadamı ve siyasetçi Mehmet Başaran, kaybettiği ‘şantaj’ davasının ardından ikinci şoku Adli Tıp Raporu’yla yaşadı. Antalya Adli Tıp Kurumu’nda yapılan DNA testi sonucunda Başaran ile DMŞ’li çocuktan alınan örneklerin aynı olduğu belirlendi. 3 Nisan 2024’te hazırlanan rapora göre Mehmet Başaran’ın DMŞ’nin “yüzde 99,99 babası olabileceği” belirtildi.
Antalya 4’üncü Aile Mahkemesi’nde görülen “babalık davası” sonuçlandı
Mahkeme gerekçeli kararında, DNA testi sonucuna göre Mehmet Başaran’ın küçük DMŞ.’nin babası olduğunu açıkladı.
Mahkemenin iki sayfalık gerekçeli kararında şu ifadelere yer verildi:
“Mahkememizde görülen babalık davasının açık duruşması sonunda davacı avukatının mahkememize yaptığı başvuru özetle şöyle; Davanın kabulüyle birlikte reşit olmayan DMŞ’nin sanığın oğlu olduğunun tespiti, reşit olmayan ile sanık arasında aile ilişkisi kurulması ve mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin . sanık.
Sanıkların DNA profillerinin alınması ve küçüğün biyolojik babasının sanık Mehmet Başaran olup olmadığının belirlenmesi için rapor hazırlanması amacıyla İzmir Adli Tıp Kurumu’na yazı yazıldı. İzmir Adli Tıp Kurumu’nun adli tıp raporunda özetle; Küçük DMŞ’nin DNA profilinin kendisine bildirildiği anne Elif Ş. ile sanık Mehmet Başaran karşılaştırıldığında, elde edilen sonuçlara göre Mehmet Başaran isimli kişinin %99,99 olasılıkla DMŞ’nin biyolojik babası olabileceği belirlendi. Bu bir babalık davasıdır ve ATK’ya ulaşan raporda, davada sanığın çocuğun babası olduğu, raporun tıbbi verilere dayanılarak hazırlandığı, doğrulamaya uygun olduğu, yeni bir rapor dosyaya herhangi bir yenilik katmaz. Davanın güncel ATK raporuna uygun olduğunun anlaşılması üzerine davanın kabulüne karar verildi. “Davacının davasının kabulü ile davalı Mehmet Başaran’ın dava konusu DMŞ. çocuğunun babası olduğunu tespit ederek aralarında soy bağı kurulması kararını yetkili nüfus müdürlüğüne bildiriniz.”
GEREKLİ BİR KARAR VERİLDİ
DNA raporuyla Mehmet Başaran’ın biyolojik babası olduğu belirlenen minik DMŞ.’nin avukatı Ekin Özmen, davanın 2023 yılında açıldığını, çocukla Mehmet Başaran arasında “aile bağı” kurulmadığını belirtti. Daha önce de şunları eklemişti: “Daha önce Mehmet Bey ile çocuk arasında herhangi bir soy bağı yoktu. Bu nedenle çocuk ile arasındaki çıkar çatışması nedeniyle çocuk anne soyadını kullanmaya devam etti. Anne, ilk olarak başvurumuzu yaptık. Başvurumuz onaylandıktan sonra yaklaşık 2 ay önce babalık davası açtık. Bize bildirildi. DNA raporunun ardından babanın Mehmet Başaran olduğu belirlendi.”
“2 FARKLI DNA RAPORLARIYLA KANITLANDI”
Dosyanın Temyiz aşamasına ve Yargıtay’a taşınabileceğini ancak henüz kesinleşmediğini vurgulayan Özmen, şöyle konuştu: “Resmi kurumdan alınan DNA raporunda baba ile anne arasında soy bağı kurulmasına karar verildi. Oğlum bu noktadan sonra başından beri ifademiz aynıydı. Babanın Mehmet Başaran olduğunu belirtmiştik, duruşmada resmi kurumdan DNA raporu alınması kararı sonrası sabitti, o da DNA raporuydu. Buna rağmen baba bu konuda herhangi bir maddi ve manevi sorumluluk üstlenmemiştir, bu nedenle kararın temyizi ve Yargıtay’daki yargılama sonrasında hukuki mücadelemizin devam edeceğini umuyorum. Karar kesinleşecek. Çocuk, Mehmet Başaran soyadını alacak ve aynı zamanda miras, velayet ve nafaka haklarından da yararlanabilecek. Biz hukuki mücadelemizi verdik ve süreçten memnunuz. dedi.
Öte yandan telefonla ulaşılan İYİ Antalya Partisi eski il başkanı işadamı Mehmet Başaran, daha önce yaptığı açıklamaların arkasında durduğunu ve kendisine dayatılan siyasi komplo nedeniyle sürecin bu şekilde işlediğini söyledi.