İsviçre’de düzenlenecek Ukrayna barış zirvesinin ikinci gününde liderlerin gündeminde nükleer güvenlik ve gıda güvenliği konularının yer alması bekleniyor.
Ukrayna’da barış konulu iki günlük uluslararası zirvenin ikinci gününde nükleer güvenlik, gıda güvenliği ve insani yardım konularının ele alınması bekleniyor.
İsviçre’nin orta kesimindeki tatil beldesi Bürgenstock’ta düzenlenen zirve, 90’dan fazla ülke ve uluslararası kuruluştan temsilcileri bir araya getirdi.
Rus işgalinin ilk günlerinden bu yana Avrupalı liderlerin endişe kaynağı olan nükleer güvenlik konusunun masada olması şaşırtıcı değil.
Rus kuvvetleri Mart 2022’de Zaporojya nükleer santralinin kontrolünü ele geçirdi.
Avrupa’nın en büyük nükleer enerji santrali olan ve savaş öncesinde Ukrayna’nın elektriğinin yüzde 30’unu sağlayan santral, Eylül 2022’den bu yana ulusal şebekeye elektrik üretmeyi durdurdu.
Ancak, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) direktörü Rafael Grossi’nin Nisan ayında bir kazanın tehlikeli derecede yakın olduğu yönündeki uyarısıyla, tesis çevresindeki çatışmalar aralıklarla devam etti.
IAEA’nın 2022 sonlarından itibaren dönüşümlü bir müfettiş ekibi görev yapacak ve Grossi, bu “pervasız saldırıların derhal durdurulması gerektiği” konusunda uyardı.
Grossi ayrıca, “iki yıllık savaşın Zaporizhzhya nükleer santralinin nükleer güvenliğini teste tabi tuttuğunu” ve “UAEA’nın nükleer güvenliğin yedi sütununun her birinin tehlikeye atıldığını” belirtti.
Şubat 2022’de Rus kuvvetleri, 1986’da büyük bir nükleer felaketin yaşandığı Çernobil nükleer santralinin kontrolünü de ele geçirdi, ancak Mart ayında bölgeyi terk etti.
Besin Güvenliği
Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi Şubat ayında yaptığı açıklamada, “Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, küresel gıda güvensizliğinde en az bir yüzyıl içinde askeri kaynaklı en büyük artışa neden oldu” dedi.
“Avrupa’nın tahıl ambarı” olarak bilinen Ukrayna’nın verimli toprakları, ülkeyi dünyanın en büyük üç tahıl ihracatçısı arasında yer alıyor, ancak savaşla birlikte bu tedarik hatları büyük ölçüde kesildi.
Rusya, üretim altyapısına, tarım arazilerine, tarlalara ve depolara saldırmak da dahil olmak üzere sık sık Ukrayna’nın tarım sektörünü hedef alıyor.
Rusya’nın Kırım yarımadasını işgal etmesi ve Karadeniz Filosunun bu bölgede konuşlanması, Boğazlar üzerinden Akdeniz’e uzanan ikmal yollarını da etkiledi.
Temmuz 2022’de Türkiye ve Birleşmiş Milletler (BM), Rusya ile Ukrayna arasında, Ukrayna buğdayının Karadeniz’deki üç limandan güvenli bir şekilde ihraç edilmesini sağlayan bir anlaşmaya aracılık etti. Anlaşma kapsamında yaklaşık 33 milyon ton buğday ihraç edildi, ancak Rusya geri çekildi. Geçen yılın temmuz ayında ihracatını düzenleyen koşullardan memnun olmadığı için anlaşma bozuldu.
Geçtiğimiz yıl Ukrayna, gizli mühimmatların tarımsal verimliliği sekteye uğratması nedeniyle dünyada en fazla mayın bulunduran ülke oldu.
Geçen Mart ayında Avrupa Birliği (AB), Kiev Ekonomi Okulu, Birleşmiş Milletler ve Dünya Bankası, Ukrayna’nın tarım sektöründeki toplam kayıp ve hasarın maliyetinin 40,2 dolar (37,5 milyar avro) olduğunu açıklamıştı.
“Tarih yazılıyor”
Zirvenin ilk gününde Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky, barışa yönelik ilk adımların atılmasının amaçlandığı konferansta “tarih yazılacağını” tahmin etse de Rusya’nın katılmaması nedeniyle uzmanlar ve eleştirmenler önemli bir gelişme beklemiyordu. .
Zirvenin başında Konfederasyon Başkanı Viola Amherd ile birlikte gazetecilere kısa bir açıklama yapan Zelenski, toplantıyı bir başarı olarak nitelendirerek şunları söyledi: “Ortak çabaların terör saldırılarını durdurabileceği fikrini dünyaya yeniden kazandırmayı başardık. savaş ve adil bir barış kur.”
Ülkesi toplantıya katılmasa da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Cuma günü nadir bir adım atarak savaşı sona erdirme koşullarını açıkladı. Ancak Putin’in önerileri yeni talepler içermiyordu ve Kiev bunları “manipülatif” ve “saçma” olarak nitelendirdi.
Konferansta yer almasa da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Cuma günü öne çıkarak savaşın sona erdirilmesine ilişkin koşulları net bir şekilde ortaya koydu. Ancak Putin’in önerileri yeni talepler içermiyordu ve Kiev bunları “manipülatif” ve “saçma” olarak nitelendirdi.
Putin ayrıca Rus diplomatlara ve üst düzey milletvekillerine, Ukrayna’nın NATO’ya katılma isteğinden vazgeçmesi ve Moskova’nın 2022’de yasa dışı olarak ilhak ettiği dört bölgeden askerlerini çekmeye başlaması halinde “derhal” ateşkes emrini vereceğini ve müzakerelere başlayacağını söyledi.
Öte yandan analistlere göre Putin’in talepleri Ukrayna için başlangıç noktası olmasa da Kiev’in şu aşamada güçlü bir pozisyondan müzakere yapması mümkün değil.